TÜRK SİBER SAVUNMA KUVVETLERİ
  Seydi Ali Reis'in Hint Seferi
 
Seydi Ali Reis'in Hint Kaptanlığı Mâceralı Hindistan seyahati ve deniz coğrafyasına ait eserleriyle şöhret kazanmış bir Osmanlı denizcisi olan Seydi Ali Reis, Galata'daki "Dâru sina-i Âmire" kethüdası olan Hüseyin'in oğlu olup XVI. asrin baslarında doğmuştur. Aslen Sinop'tu olan büyük babası da Fâtih Sultan Mehmed zamanında Galata tersanesi kethüdalığı yapmıştı. Seydi Ali, bu aile mesleğini devam ettirerek küçük yasta tersane hizmetine girmiş, Rodos'un zaptından (l522) başlayarak, donanmanın Akdeniz'deki bütün faaliyetlerine katıldığı gibi, Barbaros Hayreddin'in maiyetinde savaşlara da iştirak etmişti. Murad Reis'in kaptanlığından sonra Basra'da mahsur kalan Süveyş donanmasını getirmek için kaptan olarak tayin edilen Seydi Ali Reis, 960 (l553)'da Haleb yolu ile Basra'ya gelir. Tecrübeli bir denizci olan Seydi Ali Reis, burada l5 gemiden mürekkeb donanmanın hazırlık ve ikmali ile meşgul olur. Portekiz donanmasının durumunu araştırdıktan sonra 2 Temmuz l554'te Basra'dan hareket ederek Katif (Bahreyn)'e gelir. Donanma Basra'dan hareketinin kırkıncı günü Umman sahillerinde yirmi beş veya yirmi sekiz mevcutlu bir Portekiz donanması ile karsılaşır. Meydana gelen muharebede Portekizliler bir gemilerini kaybederler. Bunun üzerine gecenin karanlığından istifade ile kaçan Portekiz donanması Hürmüz'e çekilir. Yoluna devam eden Türk donanması, Maskat limanına yaklaştığı sırada otuz iki (veya otuz dört) gemiden mürekkeb başka bir Portekiz filosu ile karsılaşır. İki taraf arasında meydana gelen şiddetli çarpışmalara rağmen kesin bir sonuç alınamaz. İki ordu savaştan sonra birbirlerinden ayrılırlar. Bu esnada Seydi Ali Reis'in donanması fırtına yüzünden rotasından çıkarak Iran ve Belücistan sahillerine doğru sürüklenir. fırtına yüzünden sürüklenen donanma, Müslüman bir levende gemisinin kılavuzluğunda Güvader limanına gelir. Buranın hükümdarı olan Celaleddin b. Dinar bunlara ikramda bulunup ihtiyaçlarını karsilar. Kendilerine çeki düzen veren Seydi Ali Reis'in donanması batıya doğru hareket etmek üzere buradan ayrılır. Bu sefer de kuvvetli bir fırtına çıkarak donanmayı Hindistan sahillerine doğru sürükler. Günlerce deniz üzerindeki tehlikelerden sonra Diye, Gücerat ve Surat taraflarına gelinir. Donanmada artik harb edecek kudret kalmamıştı. Seydi Ali Reis, karaya çıkıp harp gemileri ile teçhizatından kalmış olanları ve birkaç topu Surat limanında Gücerat Sultani'nin valisi bulunan Receb Han'a bıraktıktan sonra arzu eden askerleri de onun hizmetine vererek kendisi elli kadar arkadaşıyla İstanbul'a gelmek üzere karadan yola çıkar. Sind, Hint, Zabulistan, Bedahşan, Maveraünnehr, Harezm, Horasan ve İran'dan geçerek Anadolu üzerinden üç senede İstanbul'a ulaşır. O sırada Pâdişah'ın Edirne'de bulunmasından dolayı oraya giderek Kanunî'nin katına çıkan Seydi Ali Reis, Kanunî ile Rüstem Paşa'nın iltifat ve ihsanlarına mazhar olur. Seksen akça yevmiye ile hünkâr müteferrikası oldugu gibi arkadaşlarına da ikramlarda bulunulur. O, bu seyahatten bahs ile kaleme aldığı "Mir'atu'l-Memâlik "isimli eserini Kanunî Sultan Süleyman'a takdim eder. Bir denizci olarak hakli bir şöhret kazanmış olan Seydi Ali Reis, telif ettiği eserlerle de bir ilim adamı oldugunu göstermiştir. Nitekim gemilerin sevk ve idaresi, deniz coğrafyası ve astronomiye dair olan eserleri kendisine bu sahada hakli bir şöhret kazandırmışlardır. Görüldüğü gibi Seydi Ali Reis de donanmayı geri getirememiş, bir taraftan Portekizliler'le diğer taraftan da Hint Okyanusu'nun fırtınalarıyla mücadele etmek zorunda kalmıştı. Seydi Ali Reis'ten sonra Süveyş kaptanlığı Kurdoğlu Hızır Reis'e verilmişti. Bu sıralarda Portekizliler, Hint denizindeki adaları ele geçiriyor ve özellikle doğudan gelecek talikalara karsı Hint Okyanusu'ndaki adaları zapt ediyorlardı. Bu adalardaki devletler içinde en güçlüsü Aça İslâm Devleti olup Sumatra edesiyle Malaka yarımadasında hüküm sürüyordu. Aça hükümdarı Sultan Alaeddin, Portekizlilerin, buraları almak istemeleri üzerine, o sıralarda donanmaları Hint sularına kadar gelmiş olan Osmanlı Devleti 'nden yardim istemek üzere 972 ( l565 )'de İstanbul'a elçi göndermişti. Sultan Alaeddin, Osmanlı hükümdarından top, tüfek ve askerle kendisine yardim edilmesini diliyordu. Elçinin gelişi, Sultan Süleyman'ın Zigetvar seferine ve ölümüne tesadüf etmişti. Elçilik heyeti iki sene kadar İstanbul'da kalır. Osmanlı Devleti , bu Müslüman devletin müracaatını kabul edip Süveyş'teki donanma ile yardıma karar verir. Böylece yirmiden fazla gemi ile Süveyş kaptanı Kurdoğlu Hızır Reis bu ise memur edilir. İstenilen malzeme ile gemi yapan ve top döken ustalar da gemilere bindirilerek denize açılmak üzere iken Yemen'de bir ayaklanma olur. Zeydi Mezhebi'nin imamı Mutahhar isyan ederek San'a ile birlikte Yemen'in önemli bir bölümünü ele geçirdiğinden Kurdoğlu Hızır Bey, Yemen serdarı Sinan Paşa'nın maiyetinde Yemen'deki isyanı bastırmakla görevlendirildiğinden Aça seferi geri kalmış olur. Bununla beraber Aça Devleti'ne gönderilmesi gereken harp levazımı ve gemi inşa edip top dökebilen sanatkârlar iki gemi ile sevk edildiler. Bunlar, Aça İslâm Devleti'nin hizmetine girip orada yerleştiler. Osmanlıların, XVI asrin ikinci yarısında bu uzak denizlerdeki faaliyetleri, Portekizlilerin bölgedeki hâkimiyetlerine karsı büyük bir engel teşkil etmiştir. Hatta bu faaliyetler sonucunda baharat ticaretinde bir canlanma oldugu gibi Kızıldeniz ile limanları, Portekiz hegemonyasından da kurtulmuşlardı. Bu da Osmanlıların Kızıldeniz ve Basra körfezinde önemli noktalara hâkim olmaya başladıkları l540 tabilerinden itibaren başlamıştı. Basra ve Kızıldeniz'e gelen şayisiz kervanlar, Akdeniz ticaretini canlandırmış, Haleb, Trablusşam, İskenderiye ile Kahire gibi liman ve şehirler gittikçe gelişme göstermişlerdir. Portekiz baharat ticareti ise çok gerilemiş, buna karşılık Osmanlı gümrük gelirlerinde büyük artışlar meydana gelmiştir. Bu esnada Sumatra'daki Aça Sultanlığı'ndan bol miktarda baharat Kızıldeniz'e akmış, Portekizlilerin buna mani olmak için l554 - l559 yıllarında Kızıldeniz'de faaliyet göstermeleri onlar açısından önemli bir sonucun sağlanmasına yetmemiştir.
 
  Bugün 131 ziyaretçi (231 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol