TÜRK SİBER SAVUNMA KUVVETLERİ
  Bulgar İsyanı
 
İlk Bulgar uyanışı, Osmanlı Devleti ne karşı değil, Rum Ortodoks Kilisesinin Bulgarları Rumlaştırmaya kalkışması neticesinde olmuştur. XVIII inci yüzyılın ikinci yarısında basılan Slavo-Bulgar Tarihi isimli kitap, Bulgarların kimliklerini arama yolunda ilk adımı teşkil etmiştir. Bulgarlar, 1830 yılından itibaren Bulgar rahip istediklerini bildirdiler ve 1849?da ise İstanbul'da Slavca ayinlere başladılar. 1860 yılında yapılan bir ayinde Rum Patriğinin adının anılmaması ipleri koparan son hareket oldu. Rus Çarlığının etkisi altında kalan Osmanlı Padişahı, 11 Mart 1870 yılında yayınladığı bir fermanla Bulgar Kilisesinin Rum Ortodoks Kilisesinden ayrılışını onayladı. Türk ve Müslüman nüfusun yoğun olması sebebiyle, Bulgaristan'da milli amaçlı isyanlar olmamıştı. Ancak, 1870 yılından sonra bölgede Rusya'nın desteklediği Panslavist akımın gittikçe artması ve bu akımın Bulgarlar üzerindeki derin etkisi kısa sürede Bulgarların da milli duygularını uyandırdı. Bunun neticesinde Bulgarlar, 1876 yılında ayaklandılar. Ayaklanmanın bastırılması, Rusya'yı durdurmadı ve 1877?1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonunda imzalanan Ayastefanos Andlaşması ile yukarıda da bahsedildiği üzere büyük bir Bulgar Prensliği yaratıldı. Ancak, bu Andlaşmanın Avrupa'nın diğer devletleri tarafından kabul edilmemesi üzerine imzalanan Berlin Andlaşmasında yeni bir Balkan haritası çizildi ve Bulgaristan?a Ruslarının önerdiğinin sekizde biri kadar bir toprak verildi. Berlin Andlaşması ile hayal kırıklığına uğrayan Bulgarlara göre, Bulgar sorununun tek doğru çözümü Ayastefanos'da gerçekleşmişti. Osmanlıya bağlı özerk prenslik, bundan sonra faaliyetlerini bu yönde, yani Ayastefanos'da yaratılan Bulgaristan sınırlarına ulaşmak yönünde yoğunlaştırdı. Bu amaçla kurulan İhtilal Komitesi, 1885 yılında Doğu Rumeliyi bir oldu-bittiye getirip Bulgaristan'ı kattı. 5 Nisan 1886 tarihinde İstanbul'da yapılan konferansta imzalanan Tophane Sözleşmesiyle Bulgar-Osmanlı sınırında küçük düzeltmeler yapıldı ve Osmanlı Devleti , Bulgaristan ve Rumeli'nin özel birliğini tanıdı. Böylece Bulgaristan, 1912 yılına kadar sınırlarını sabitleştirdi ve 96.000 km. kare yüzölçümü ve üç milyondan fazla nüfusu ile en büyük Balkan ülkesi oldu. 1894 yılında Prens Ferdinand'ın Bulgaristancın başına geçmesi, bu ülkenin tarihinde bir dönüm noktasıdır. Prens olduğu andan itibaren Bulgaristancın bağımsızlığını ve kendisinin de Çar olmasını istiyordu. Bundan başka, Ferdinand'ın bir diğer amacı da Makedonya'nın Bulgaristan'a katılması ve bu suretle Ayastefanosta yaratılan Bulgaristancın yeniden canlandırılması idi. Ferdinand 1894de Prens olduktan sonra 1885 de Doğu Rumeli'nin Bulgaristan?a katılması konusunda arası açılan Rusya ile ilişkileri düzeltti ve isteklerini gerçekleştirmek için Rusya'ya dayanmak istedi. Fakat o dönemde Rusya'nın gözünü Uzak Doğuya çevirmiş olması bu desteği engelledi. Bunun üzerine Bulgaristan, Balkanlarda faal bir politika izleyen Avusturya'ya dayanma yoluna gitti. Böylece, 1908 yılı geldiğinde Avusturya ile Bulgaristancın ilişkileri son derece iyi durumda idi. Hatta iki ülke aynı yıl, Avusturya'nın Bosna-Hersek'i işgal etmesine karşılık, Avusturya'nın Bulgaristancın bağımsızlığını ilan etmesini kabul edeceği konusunda anlaşmaya vardılar. Bulgar topraklarını Ayastefanos sınırlarına geri dönerek bir araya toplamayı düşünen Ferdinand, Avusturya ve Rusya'nın da desteğini alınca, Avusturya'nın Bosna-Hersek'i ilhak ettiği 5 Ekim 1908 tarihinde Osmanlı Devleti ile sadece kâğıt üzerinde olan tüm maddi bağları kopardığını ilan etti. Osmanlı Devleti önce bu bağımsızlık ilanını tanımadı. Ancak, Osmanlı Devleti ve Bulgaristan 19 Ocak 1909 tarihinde bir anlaşma imzaladılar. Osmanlı Devleti , bu anlaşma ile Bulgaristancın bağımsızlığını tanıyor, karşılığında Osmanlı Devleti ne 125 milyon Franklık tazminat ödemeyi taahhüt ediyordu. Fakat Rusya'nın önerisi ile bu tazminat, Osmanlı Devleti nin Rusya'ya olan 125 milyon franklık borcuna karşılık tutulduğundan, Bulgaristan Osmanlı Devleti ne hiçbir şey ödemeyecekti. Bu şekilde, 1878 yılından itibaren Osmanlıya vergi bağı ile bağlı olan bir Balkan ülkesi daha bağımsızlığını alıyor ve uluslararası arenaya bir devlet olarak çıkıyordu. Bundan sonra Bulgaristan, değişimci bir politika takip ederek, Ayastefanos'daki Büyük Bulgaristan hayalini gerçekleştirmek için yoğun çaba sarf edecektir.
 
  Bugün 167 ziyaretçi (288 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol