Devletin kuruluşu ve yükselme devrinde savaşa çıkacak orduya çoğunlukla, padişahlar komuta ederlerdi. Harbe, padişahların katılmadığı da olurdu. Böyle hallerde orduya devletin sadrazam (Serdar-ı Ekrem) adıyla komuta ederdi. Savaş için hareket başlangıç noktası İstanbul ise; Davutpaşa - Veliefendi çayırı veya boğazın doğusunda, Üsküdar-Sahra-i Cedit alanlarında, hareket başlangıç noktası Edirne ise şehir civarında uygun bir yerde yığınak yapılır, burada ordugâh kurulurdu. Buralarda askerlerin barınmaları için çadırlar kurulur, son hazırlıklar bu yığınak yerlerinde tamamlanırdı. Ordugâhın uygun bir yerine padişah için bir Otağ-ı Hümayun (Padişah Çadırı) kurulur, bu çadırın önüne de 7 tuğ dikilirdi. Orduya sadrazam komuta ediyorsa Sadrazam için ordugâhta kurulacak çadırın önüne 5 tuğ dikilirdi.
Eyalet askerlerinin de katılmasıyla yığınak tamamlanır, sıra yürüyüşe gelirdi.
Savaş Avusturyalılar veya Venediklilerle yapılacaksa, yığınak yeri olarak; İstanbul, Edirne, Filibe, Sofya, Niş veya Belgrat’ta savaşa elverişli olan bir yerde yığınak yapılırdı. Bütün ordu burada toplanır ve bu yerden yürüyüşe geçilirdi. Eğer bu savaş Macar veya Bosnalılarla yapılacaksa Osmanlı orduları Drava nehri üzerindeki meşhur OSK köprüsünden nehri n karşı yakasına geçer, orada elverişli bir yerde yığınak yapardı. Şayet savaş Ruslara karşı olacaksa o zaman da Babadağı-İsakçı bölgesinde (Bender), (Hotin) gibi merkezlerde yığınak kurulurdu. Rumeli yönünden (batıda) yapılacak harpler için, Anadolu eyalet askerleri, Üsküdar’a gelir, oradan kayıklarla Rumeli kıyılarında boş bir alanda toplanırlardı. Savaş Anadolu içlerinde (Doğuda) yapılacaksa, yığınak yerleri; Erzurum, Kars, (Ahıska) gibi sınır şehirleri civarındaki kaleler önem kazanırdı. Rumeli’de yapılacak bir harbe, Halep, Şam, Mısır eyalet askerleri, memleketlerine yakın limanlarda gemilerle, Selanik veya Gelibolu limanına getirilir, oradan kara yürüyüşleriyle yığınak yerlerinde toplanılırdı. Süvari birliklerinin gemi ile taşınması müşkülatı karşısında, kara yollarından yürütülerek yığınak yerlerine getirilirdi. En yakın limandan Gelibolu ’ya geçirilir oradan esas yığınak yerinde toplanırdı.
Anadolu bölgesinde bulunan eyalet askerleri Rumeli’deki yığınak bölgesine, valilerinin komutasında en yakın limana doğru yürüyüşe geçirilirdi. İstanbul veya Gelibolu iskelelerine çıkılır, yığınak yerinde toplanırlardı. Yürüyüşlerinde bunların yeme içmeleri, doğrudan doğruya kendi bölgelerinden sağlanmış ve yiyecek maddeleriyle dolu taşıma araçlarını beraberlerinde bulundururlardı. Oradan yer içerlerdi. Yiyecekleri bitince barış zamanında yol boyunca önemli noktalarda açılmış yiyecek dağıtma noktalarından ikmal yaparlardı. Yiyecek tevzi noktaları üçer-dörder günlük mesafeler içinde hazır bulundurulurdu. Misal; Konya’dan kalkan bir eyalet asker gurubu; sağladığı yiyecek maddelerini ilk dağıtım noktası olan Akşehir’e kadar, yanındaki ağırlıklardan sağlardı. Akşehir’e gelince birlik burada bir iki gün dinlenirken, boş araçlar buradaki yiyecek dağıtım noktasından temin edilir, tekrar diğer bir dağıtım noktasına doğru yürüyüşe geçilirdi. İki tevzi noktası arasında birlikler, yiyeceğini yanındaki ağırlıklardan sağlardı. Bütün askeri kıtalar yığınak yerlerinden düşman yönüne yürüyüşünde ise; Ordunun yedirilmesi şöyle olurdu: Daha barış zamanında sağlan~ çok sayıda at, deve ve arabalar, o devirlerde ordunun yiyecek işlerine bakan levazım işleri genel müdürü yerinde bulunan bir zatın komutasında toplanırdı. Bu taşıma araçları cinslerine göre, kol, katarlar haline sokulur, her kol ve katarın başına bir komutan verilirdi. Her 8 deve bir kol, 9 kol bir katardı. Bunların başına bir katar komutanı, her hayvanın başına birer seyis ve ayrıca yükleme ve indirme için her katara 20 kadar hizmetkâr görevlendirilirdi. Katar komutanları, katarın sevk ve idaresinden ve katarı daima dolu bulundurmaktan sorumlu tutulurdu.
Şayet bu kollar arabalardan kurulu ise beher kol 7 araba 7 kol da bir araba katarı meydana getirirdi. Her arabada 3’ er kişi görevlendirilirdi. Bunlar doğrudan ordunun başkomutanından emir ve talimat alır bu talimata göre yürüyüşü düzenlerdi. Yürüyüşte, geri hizmetlerden, yiyecek ikmalini kıtalar, önce beraberlerinde taşıdıkları araçlardan yaparlardı. Kendi ağırlık araçları boşaldıkça, katarlardan sağlarlardı.
Yiyecek maddelerini taşıyan katarlar da boşalınca, onlar da, yol boyunca yer yer açılmış yiyecek dağıtım yerlerinden ikmallerini yaparak bu önemli işi devam ettirirlerdi.
|